- renkten renge girmek
- korkudan veya utançtan yüzünün rengi değişmek, sıkılmak
Genç kız, renkten renge giriyor, verecek cevap bulamıyordu.
- R. N. Güntekin
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Genç kız, renkten renge giriyor, verecek cevap bulamıyordu.
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
bukalemun gibi renkten renge girmek — sürekli düşünce değiştirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
TAGAVVÜL — Renkten renge girmek. Rengini değiştirmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
alacalanmak — nsz 1) Alaca bir duruma gelmek 2) mec. Herhangi bir heyecan dolayısıyla benzi kızarıp bozarmak, renkten renge girmek 3) hlk. Eriyen karlar arasından yer yer toprak görünmek Tarlalar alacalandı … Çağatay Osmanlı Sözlük
bukalemun — is., hay. b., Ar. buḳalemūn 1) Bukalemungillerden, 20 30 cm boyunda, renk değiştirmesiyle ünlü sürüngen türü, kaya keleri (Chamaeleo chamaeleon) 2) mec. Davranışını, görüşünü çıkarına göre değiştiren kimse Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller… … Çağatay Osmanlı Sözlük
renk — is., gi, Far. reng 1) Cisimler tarafından yansılanan ışığın gözde oluşturduğu duyum Birisi sütsüz çikolata renginde, uzun boylu, geniş omuzlu, Amerikan boksörlerine benziyordu. A. Gündüz 2) mec. Nitelik İşin rengi değişti. Birleşik Sözler renk… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kızarıp bozarmak — utanç, öfke vb. duyguların etkisiyle yüzü renkten renge girmek … Çağatay Osmanlı Sözlük