hudut

hudut
is., -du, Ar. ḥudūd
1) Sınır

Bir çiçek dermeden sevgi bağından / Huduttan hududa atılmışım ben.

- F. N. Çamlıbel
2) mec. Uç, son
Birleşik Sözler

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • hudut — hùdut m DEFINICIJA reg. granica, međa; područje ETIMOLOGIJA tur. hudut, hudud ← arap. <mn> ḥudūd ← ḥadd: linija razgraničenja …   Hrvatski jezični portal

  • hudut dışı — is. Sınır ötesi, sınır dışı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller hudut dışı etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • huḍut — हुडुत् …   Indonesian dictionary

  • hudut — sınır …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • hüdüt — kısanılan değerli eşya …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • hudut boyu — is. Sınır boyu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hudut dışı etmek — sınır dışı etmek, ülkeden dışarı çıkarmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • huḍut-kāra — हुडुत्कार …   Indonesian dictionary

  • HADD — Hudut. Çizgi. Sınır. * Cürüm. * Salahiyyet. * Şeriatça verilen ceza. * Derece. Son derece. Münteha. * İnsana ârız olan şiddet ve titizlik. * Def etme. Men etmek. * Keskin. Sivri. * Sert. Gergin. * Man: Üç tasavvurdan ibaret olan kıyas. * Ekşi. *… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • SERHAD — Hudut başı. İki devlet toprağının birleştiği sınır …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”