- kendine mahsus
- sf.
Kendine özgü
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
mahsus — 1. sf., esk., Ar. maḥsūs 1) Duyulan, anlaşılan, hissedilen 2) Belli, ortada, aşikâr 2. sf., Ar. maḫṣūṣ 1) Özgü Her sanata mahsus aletler vardır. Bize de böyle bir şeyler lazım... H. R. Gürpınar 2) Biri veya bir şey için ayrılmış, münhasır Vatan… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kendine özgü — sf. Bir kimse veya şeye özgü olan, kendine mahsus, kendine has … Çağatay Osmanlı Sözlük
kendi — zm. 1) İyelik ekleri alarak kişilerin öz varlığını anlatmaya yarayan dönüşlülük zamiri, zat Kendi ülkemizde kendimizi yok edeceklerdi. R. E. Ünaydın 2) Kişiler üzerinde direnilerek durulduğunu anlatan bir söz Kendisi gelsin. Kendimiz görmeliyiz.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
HASİSA — Bir şeye mahsus hal. Kendine mahsus olup başkasında bulunmayan keyfiyet, karakter … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ORİJİNAL — Fr. Bir şeyin aslı. Tuhaf, garib hâli olan. * Değişik. * Nev i şahsına mahsus, kendine mahsus. * Vasıf ve keyfiyetleri cihetinden benzerlerinden ayrı ve üstün. * Bir nümuneye göre olan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İHTİSAS — (Husus. dan) Kendine mahsus kılmak. Bir kimsenin dünyevi veya uhrevi, Kur âni, İslâmi, imâni bir mesleğe, fen veya san ata hasr ı mesâi etmesi; yalnız onunla meşgul olması. (Bu metot insanı muvaffakiyete eriştiren en birinci ve en büyük bir… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
adap — is., bı, Ar. ādāb 1) Töre 2) Yol yordam, yol yöntem Edebiyatın da kendine mahsus adabı var. O. V. Kanık Birleşik Sözler adabımuaşeret adap erkân muaşeret adabı … Çağatay Osmanlı Sözlük
duruluk — is., ğu 1) Duru olma durumu 2) mec. Dil veya üslubun karışık olmama durumu Mustafa Kemal Paşa bizim söylediklerimizi kendine mahsus bir durulukta özetledi. Y. K. Karaosmanoğlu 3) ed. Açıklık … Çağatay Osmanlı Sözlük
yosmalık — is., ğı Yosma olma durumu, yosmaca davranış Rüştiye mezunu, okuryazar ve iyi kanun çalarmış. Kendine mahsus bir yosmalığı varmış. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
EKOLALİ — yun. Psk: Sesleri taklit etme, yansıtma. Çocuk dünyaya geldiği zaman çevresinde konuşulan dilin seslerini çıkaramaz. Kendine mahsus sesleri çıkarır. Çevrede konuşulan dilleri dinleye dinleye çevredeki sesleri taklid etmeye başlar, bu taklid… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük