- kuyruk kemiği
- is., biy.
Omurganın alt ucunda bulunan, kuyruk sokumu kemiği ile eklemlenen, önden arkaya doğru yassı, üçgen biçiminde kemik
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
kuyruk — is., ğu 1) Hayvanların çoğunda, gövdenin sonunda bulunan, omurganın uzantısı olan uzun ve esnek organ 2) Bu organa benzeyen uzantı Uçağın kuyruğu. Gelinliğin kuyruğu. 3) Kuşlarda gövdenin sonunda bulunan tüy demeti 4) Koyunun bazı türlerinde… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kuyruk sokumu — is., anat. İnsanda omurganın alt ucunun bitim yeri Birleşik Sözler kuyruk sokumu kemiği … Çağatay Osmanlı Sözlük
kuyruk sokumu kemiği — is., anat. Omurganın bitiminde, beş kuyruk omurunun kaynaşmasından oluşan, üçgen biçiminde kemik … Çağatay Osmanlı Sözlük
sağrı kemiği — is., anat. Bel kemiği ile kuyruk sokumu kemiği arasındaki kemik … Çağatay Osmanlı Sözlük
UZEYZA' — Kuyruk kemiği … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
kudruçak — kuyruk kemiği III, 179bkz: kuduçak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
kuduçak — kuyruk kemiği. II I, 179bkz: kudruçak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
kemik — is., ği, anat. 1) İnsanın ve omurgalı hayvanların çatısını oluşturan türlü biçimdeki sert organların genel adı Kemikten bir tahta gibi gıcırdayarak Nihat yerinden kalktı. P. Safa 2) sf. Bu sert organdan yapılmış Kemik tarak. Birleşik Sözler kemik … Çağatay Osmanlı Sözlük
AZM-İ US'US — Tıb: Kuyruk kemiği … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
omurga — is. 1) Birbirleriyle eklemlendiklerinde kafatasından kuyruk sokumuna kadar uzanan bir kemik eksen oluşturan omurların bütünü, bel kemiği 2) Gemi kaburgasının aşağı taraftan bağlı bulunduğu boy ekseni doğrultusunda boydan boya geçen ana yapı ögesi … Çağatay Osmanlı Sözlük