- sabretmek
- nsz, -der, Ar. ṣabr + T. etmek
Sabır göstermek, sabırlı davranmak
Peygamber olsa ancak bu kadar sabrederdi.
- R. N. GüntekinAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Peygamber olsa ancak bu kadar sabrederdi.
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
serinmek — sabretmek, I I, 167; III, 233 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
sermek — sabretmek II, 7, 38 kızmak, çıkışmak, sertelmek, sert ve kaba söz söylemek, I I, 38, 39; II I, 181bkz: sar ılmak, sarmak, sürmek … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
ISTIBAR — Sabretmek. * Kısas almak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
REFV — Sabretmek. * Korkudan emin etmek. * Islah etmek, düzeltmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
dayanmak — e 1) Bir yere yaslanmak, kendini dayamak Odalardan birinde köşeye dayanmış bir adam, sanki sızmış gibi görünüyor. M. Ş. Esendal 2) nsz Kullanılışı uzun sürmek, dayanıklı olmak Bu kumaş çok dayandı. 3) Zarar görmemek, varlığını korumak, hasar… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hazmetmek — i, der, Ar. hażm + T. etmek 1) Sindirmek 2) mec. Hoşa gitmeyen bir davranışı karşılıksız bırakmak, içine atmak 3) mec. Katlanmak, dayanmak, sabretmek Zannediyorum ki bu acıyı hazmedemeyeceğim. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
sabır — is., brı, Ar. ṣabr 1) Acı, yoksulluk, haksızlık vb. üzücü durumlar karşısında ses çıkarmadan onların geçmesini bekleme erdemi, dayanç İki, üç akşamda bir, odasına uğrar, onun o sonu gelmez askerlik hatıralarını büyük bir sabırla dinlemeye… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sabretme — is. Sabretmek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
sabreylemek — nsz, Ar. ṣabr + T. eylemek Sabretmek Sabreyle gönül bir gün olur bu hasret biter. Şarkı … Çağatay Osmanlı Sözlük
kendini tutmak — 1) kendine hâkim olmak Benim zevcemi görseniz dünyanın en güzel kadını olduğunu tasdik edeceksiniz diye haykırmak ister, zorla kendimi tutardım. Ö. Seyfettin 2) dayanmak, sabretmek … Çağatay Osmanlı Sözlük