- yelkıran
- is., sp.
Yelkesen
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
kıran — 1. sf. 1) Kırma işini yapan (kimse) Taş kıran işçiler. 2) is. Bir topluluğun ve özellikle hayvanların büyük bir bölümünü yok eden hastalık veya başka neden, ölet, afet Kıranları ve zelzeleleri, feyezanları ve harpleri görmüşlerdir. S. F.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yel — is. 1) Havanın yer değiştirmesinden oluşan esinti, rüzgâr 2) hlk. Romatizma ağrısı 3) hlk. Kalın bağırsaktaki gaz Birleşik Sözler yel değirmeni yelkesen yelkıran yelkovan yelölçer yel yepelek … Çağatay Osmanlı Sözlük
yelkesen — is., sp. Yarışlarda, rüzgârın etkisinden korunmak için öne takılan siperlik, yelkıran, rüzgârlık … Çağatay Osmanlı Sözlük