tenezzül etmek

tenezzül etmek
1) alçak gönüllülük göstermek

... onlara eliniz eteğiniz sürünmez, tenezzül edip başınızı çevirmeyebilirsiniz.

- R. H. Karay
2) kendi durumuna, düzeyine aykırı düşen bir şeyi veya işi kabul etmek

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • tenezzül — is., Ar. tenezzul Kendi durumundan daha aşağıdaki bir işi, bir durumu kabul etme Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller tenezzül etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • inmek — nuzul, tenezzül etmek; itât etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tebcil — is., esk., Ar. tebcīl Yüceltme, ululama Onlar gürültülü tebcile, pohpoha, alayişe tenezzül etmezler. Ö. Seyfettin Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller tebcil etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”