- yeteri kadar
- yetecek ölçüde
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
aydınlanmak — nsz 1) Aydınlık olmak 2) mec. Bir sorun üzerine gereği kadar bilgi edinmek, tenevvür etmek Personelin yeteri kadar aydınlandığına kani olduktan sonra iki ciddi alarm denemesi yaptı. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
doymak — nsz, ar 1) İsteği kalmayıncaya kadar yemek, açlığı kalmamak Ben biraz zeytin, biraz patates, biraz da yemişle doyarım. B. Felek 2) e Bir gereksinimini yeteri kadar karşılamak Toprak suya doydu. 3) mec. Yeter bulmak, kanmak, tatmin olmak Dünyanın… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yeter — sf. 1) İhtiyacı karşılayacak kadar olan, kâfi 2) ünl. “Kâfi, yetişir, yeterli” anlamlarında bir söz Birleşik Sözler yeter sayı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller yeter derecede yeteri kadar … Çağatay Osmanlı Sözlük
çocuk — is., ğu 1) Küçük yaştaki oğlan veya kız Çocuğun bir sütninesi vardı. R. H. Karay 2) Soy bakımından oğul veya kız, evlat Anası olacak bir kadın çocuğu omuzundan yakalamış. B. R. Eyuboğlu 3) Bebeklik ile erginlik arasındaki gelişme döneminde… … Çağatay Osmanlı Sözlük
doyunmak — nsz, hlk. Yeteri kadar yemiş olmak, doymak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kanmak — e, ar 1) Söylenilen sözün, anlatılan konunun doğruluğuna inanmak 2) Tatlı sözlere aldanmak 3) Bir gereksinimini, bir isteğini yeteri kadar karşılamış olmak, doymak Siz bile bu şekil, renk, koku zenginliğine kanmış ve yorulmuş ruhunuzla... R. N.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kanmazlık — is., ğı İhtiyacını veya isteğini yeteri kadar karşıladığı hâlde yeterli bulmamak Ve garip kişisi köyün, avucunda / Yağmur içiyor bir kanmazlık içinde. A. M. Dranas … Çağatay Osmanlı Sözlük
kürekçi — is. 1) Kürek yapan veya satan kimse 2) Sandal vb.nde kürek çeken kimse Sicilya da bir yalı şehrine yaptığım baskında yeteri kadar kürekçi sağladım. F. F. Tülbentçi 3) Fırın, tren, vapur vb. yerlerde ocağa kürekle kömür atan kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
geçimini doğrultmak — geçinmek için yeteri kadar para kazanmak Biri elbise askısı yapıyor, diğeri de yapılanları satıyor, böylece geçimlerini doğrultuyorlardı. S. Ayverdi … Çağatay Osmanlı Sözlük
taşıma su ile değirmen dönmez — işi yapacak olanda yeteri kadar güç bulunmadıkça başkalarının küçük katkılarıyla sürekli ve büyük bir iş yürütülemez anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük