- zahmet etmek
- 1) biri için yorulmak veya masrafa girmek2) çaba harcamak, gayret göstermek
Zahmet edip enine boyuna okumazlardı.
- H. Taner
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Zahmet edip enine boyuna okumazlardı.
- H. TanerÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
zahmet — is., Ar. zaḥmet Sıkıntı, güçlük, yorgunluk, eziyet, meşakkat Yalnız rica ederim, bir an için bir zahmet ve fedakârlık daha yapın. H. F. Ozansoy Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller zahmet çekmek zahmet etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
eziyet etmek — zahmet ve sıkıntı vermek, canını yakmak İçlerinden birine kancayı atmış, maksadı, onu üzmek, ona eziyet etmektir. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
zahmete girmek (veya katlanmak) — Zahmet etmek Bunun için büyük zahmetlere girmeye gerek yoktur. S. Birsel Benim için yine yorulacaksınız, zahmete katlanacaksınız, dedi. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
eziyet — is., Ar. eẕiyyet Aşırı güçlük ve sıkıntı, üzgü, cefa, zahmet, zulüm Birleşik Sözler gâvur eziyeti Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller eziyet çekmek eziyet etmek eziyet vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ne ... ne ... — bağ., Far. 1) Birden fazla özne, tümleç veya fiili birlikte inkâr etmek için, bunlardan önce yer alan kelimelerin başlarına getirilen tekrarlamalı bağlaç, hem ... hem ... karşıtı Günlerce ne gördüm ne de bir kimseye sordum. Y. K. Beyatlı 2) Ne… … Çağatay Osmanlı Sözlük
HUL — (Hâyil. C.) Bela. Zahmet. * Mukabele etmek, karşılık vermek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ZABZAB — Men etmek, engel olmak. * Ayıp. * Zahmet. Maraz, hastalık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük