- yok etmek
- varlığına son vermek, ortadan kaldırmak, ifna etmek, izale etmek
Kurtulmak için ya yok olmalı ya yok etmeli.
- A. İlhan
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Kurtulmak için ya yok olmalı ya yok etmeli.
- A. İlhanÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
yok — sf., ku, ğu 1) Bulunmayan, mevcut olmayan (nesne, kimse vb.), var karşıtı 2) Yasak İçki, sigara yok. 3) is. Olmayan, bulunmayan şey Sen yoktan anlamaz mısın? 4) e. Hayır anlamında kullanılan bir söz Geldiler mi? Yok, daha gelmediler. 5) bağ.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
izale etmek — yok etmek, gidermek Ben sende hasıl olan fikirleri izale etmek isterim. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
itlaf etmek — öldürmek, yok etmek, telef etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
tasfiye etmek — 1) arıtmak, temizlemek Biz lisanımızı tasfiye ediyoruz, yeni kelimeler buluyor, bulamazsak gelişigüzel uyduruyoruz. R. H. Karay 2) bir ticaret kuruluşunu kapatmak 3) yok etmek, ortadan kaldırmak İmparatorluğu tasfiye etmek. 4) işine son vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
duman etmek — argo 1) dağıtmak, bozmak, yok etmek Ortalığı duman görür, duman etmek isterdi. S. F. Abasıyanık 2) yenmek, başarı sağlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yerle bir etmek — temeline kadar yok etmek, tahrip etmek Ali bütün karargâhı yerle bir edecek bu korkunç alete bakmak istedi. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
selb etmek — 1. kapmak, çekmek, almak. 2. inkâr etmek. 3. yok etmek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
berhava etmek — 1) havaya uçurmak 2) mec. bitirmek, yok etmek Gazetede okuduğu haber, adamın sarhoş neşesini berhava etti. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
ifna etmek — 1) yok etmek 2) tüketmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
imha etmek — ortadan kaldırmak, yok etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük