- eli olmak
- (bir işte) karışmış olmak, gizli bir ilgisi bulunmak
... şu hâlde Sırrı Beyi Ahmet Samim'in ölümünde de eli olanlardan saymak lazım geliyordu.
- Y. K. Karaosmanoğlu
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
... şu hâlde Sırrı Beyi Ahmet Samim'in ölümünde de eli olanlardan saymak lazım geliyordu.
- Y. K. KaraosmanoğluÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
eli ayağı (veya eli kolu) bağlı olmak — çaresiz, istediğini yapamayacak bir durumda olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
eli ayağı (olmak) — (birinin) yardımcısı (olmak), her işine yarar (olmak) … Çağatay Osmanlı Sözlük
eli dar — sf. Maddi olarak sıkıntıda olan (kimse) Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller eli dar (veya darda) olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
eli mahkûm — sf. Mecbur Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller eli mahkûm olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
eli dar (veya darda) olmak — para sıkıntısı içinde olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
eli altında olmak — (bir şey) buyruğunda olmak, istediği anda o şeyden yararlanabilmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
eli ayağı tutmak (veya tutmamak) — beden gücü yerinde olmak (veya olmamak) Eli ayağı tutanlar, hiçbir haksızlığa razı olmamalıydı. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
eli işe yatmak — becerikli, eli yatkın, uz olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
eli aza varmamak — bir şeyi çok alma veya verme alışkanlığında olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
eli eline değmemek — 1) herhangi bir yakınlaşma olmamak 2) birisiyle cinsel ilişkiye girmemiş olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük