bağ budamak — bağdaki üzüm kütüklerini budamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
butaklamak — budamak III, 336, 337bkz: but ıklamak, butımak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
butıklamak — budamak III, 336, 337bkz: butaklamak, butımak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
butımak — budamak III, 337 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
bağ — 1. is. 1) Bir şeyi başka bir şeye veya birçok şeyi topluca birbirine tutturmak için kullanılan ip, sicim, şerit, tel vb. düğümlenebilir nesne Ayakkabının bağı çözüldü. 2) Sargı Yaramın bağını değiştireceğim. 3) Bağlam, deste, demet Beş bağ ekin,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bahçe makası — is. Çeşitli ot ve bitkileri düzgün kesmek ve budamak amacıyla yapılan bir makas türü … Çağatay Osmanlı Sözlük
budama — is. Budamak işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
budayıvermek — i Çabucak budamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
dallamak — i, hlk. Budamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
gelberi — is., hlk. 1) Büyük ocaklardan ateşi dışarı çekmek için kullanılan uzun saplı demir araç 2) Tırmık 3) Harman döküntülerini toplamaya yarayan araç 4) Ağaç dallarını budamak için kullanılan eğri demir Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller gelberi etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük