- bulaşmak
- nsz
1) Bir nesne, üzerine sürülen bir şey yüzünden kirlenmek
Tabak bulaştı.
2) -e İstenilmeyen bir madde bir şeye sürülmekYüzüne gözüne yer yer kepek bulaşmıştı.
- S. F. Abasıyanık3) -e Hastalık geçmek, sirayet etmekÇocuğa suçiçeği bulaşmış.
4) -e Çatmak, sataşmak, tedirgin etmekAtiye'nin ters ters yüzüne bakmasına aldırmadan yerde bir dirseğinin üstüne uzanmış keyifle yatan Seyit'e bulaştı.
- L. Tekin5) -e İstemeden veya rastlantı sonucu bir işe karışmakSeninle hiç alakası olmayan bu işe bulaşmak istemiyorsun.
- A. Ümit
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.