- bürudet
- is., esk., Ar. burūdet
Soğukluk
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
burûdet — (A.) [ تدوﺮﺑ ] soğukluk. ♦ bûs etmek öpmek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
bürûdet — (A.) [ تدوﺮﺑ ] soğukluk … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
BÜRUDET — Soğukluk. Soğuk olmak. Hararetsizlik. * Mc: Münasebetteki soğukluk. Münaferet. Muhasama … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
BÜRUDET-İ MUAMELE — Yapılan muamelenin soğukluğu … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEBRİD — (Bürudet. den) Soğutma, soğutulma. * Mc: Ara açılma, soğuma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
soğukluk — is., ğu 1) Soğuk olma durumu, soğuk bir etki yapan şeyin özelliği, bürudet Yatağımın içinde bu takır takır tahtaların soğukluğunu, sertliğini duyar gibi olurdum. A. Ş. Hisar 2) Yemeğin sonunda yenen meyve, hoşaf, komposto vb. şeyler 3) Hamamlarda … Çağatay Osmanlı Sözlük
işkirink — kara soğuk, burudet i şedide … Çağatay Osmanlı Sözlük
KÂFİR — Hakkı görmeyen ve örten. İyilik bilmeyen. Allah ı inkâr eden. Dinsiz. İmanın esaslarına veya bunlardan birine inanmayan. Mülhid.(Arkadaş! İman, bütün eşya arasında hakiki bir uhuvveti, irtibatı, ittisali ve ittihad rabıtalarını te sis eder.Küfür… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
SERDÎ — f. Soğukluk, bürudet. * Kabalık, sertlik, hoyratlık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük