- çalçene
- sf.
Durup dinlenmeden konuşan, çenesi düşük (kimse), geveze
İhsan Hanım, altmış beş yaşlarında çalçene, dedikoducu bir kocakarıydı.
- R. N. Güntekin
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
İhsan Hanım, altmış beş yaşlarında çalçene, dedikoducu bir kocakarıydı.
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
ÇALÇENE — t. Durmayıp konuşan, geveze … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
çalañ — geveze, bağıran, çalçene III, 371 § çalañ başı; çalçene, bağıran kişi III, 371 yanmış gibi siyah, ot bitmeyen, çorak yer III, 371 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
çalçenelik — is., ği Çalçene olma durumu Bu çalçeneliğin için evvela sen kendine acı, sonra ben sana acıyayım. H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
çene — is., Far. çāne 1) Canlılarda baş bölümünde yer alan, kemik veya kıkırdak ile desteklenen, altlı üstlü dişleri taşıyan ve ağzın kapanıp açılmasını saplayan kasları üzerinde barındıran iki parçaya verilen ad Çenesinin, başının bütün iskeleti… … Çağatay Osmanlı Sözlük
FERFAR — Geveze, farfara, çalçene … Yeni Lügat Türkçe Sözlük