- çalkamak
- 1) Çalkalamak
Dişim ağrıyor, rakı ile ağzımı çalkadım.
- Ö. Seyfettin2) nsz Tahıl elemek
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Dişim ağrıyor, rakı ile ağzımı çalkadım.
- Ö. SeyfettinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
çalkamak — savurmak … Beypazari ağzindan sözcükler
göbek çalkamak (veya çalkalamak) — göbeğini sağa sola hareket ettirerek oynamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yumurtayı çalkamak — hayvan, üstüne oturduğu yumurtayı çevirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
çaklanmak — çalkamak I, 513 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
yaymak — çalkamak, kımıldatmak, sallamak, meyletmek, meylettirmek III, 245, 246, 247 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
çalkama — is. 1) Çalkamak işi 2) sf. Çalkalanarak yapılan Çalkama ayran … Çağatay Osmanlı Sözlük
yumurta — is., biy. 1) Bir dişinin vücudunda oluşan, yumurtlama ve döllenmeden sonra aynı türden bir canlı oluşturan hücre Balık yumurtası. Böcek yumurtası. 2) Kanatlı hayvanların çoğalmasını sağlayan kabuklu bir besin maddesi 3) Tavuk yumurtası 4) anat.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
koymak — koymak, koyuvermek, bırakmak, dökmek, çalkamak II, 45; III, 39, 171. 246 bkz; kodmak, kotmak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini