çamur

çamur
is.
1) Su ile karışıp bulaşır ve içine batılır duruma gelmiş toprak, balçık

Ayakkabılarımızın altındaki kırmızı renkli, arasından kuru otlar fırlamış çamurun ağırlığını duyar gibi oluyorum.

- R. H. Karay
2) sf., mec. Sataşkan, çevresini tedirgin eden, sulu, arsız (kimse)

Çamur oyuncu ile dürüst oyuncuyu herkes karıştırıyor.

- H. Taner
3) hlk. Yapı işlerinde kullanılan çeşitli malzemeden oluşmuş harç
Birleşik Sözler
Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
- <<çamur atmak (veya sıçratmak)}}
- <<çamura bulaşmak (veya batmak)}}

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Look at other dictionaries:

  • çamur deryası — sf. Her tarafı çamurla kaplı Çamur deryası mahallede kışı geçirmek bir azaptı. O. C. Kaygılı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çamur atmak (veya sıçratmak) — (birine) birini kötü bir işe karışmış göstermek, kara çalmak, iftira etmek Herkesin birbirine çamur attığı, çelme taktığı bu dünyada... H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çamur banyosu — is. Tedavi gücü olan çamurla yapılan banyo …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çamur ığrıbı — is. Denizin sığ ve çamurlu yerlerinde kullanılan 25 30 kulaç uzunluğunda bir balık ağı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çamur kalemi — is. Heykeltıraşların çamura biçim verme sırasında kullandıkları şimşir araç …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çamur gibi — 1) iyi pişmemiş ve siyah unla yapılmış (ekmek) 2) herkese sataşıp tedirginlik veren (kimse) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • özlü çamur — is. Yapışkan çamur …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • lok çamur — cıvık , çok çamur …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • çamır — çamur …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • titik — çamur I, 386, 506; II I, 297 § oçaklık çamur ve çamura benzer ocak yap ılacak her nesne I, 150 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”