çıkartma

çıkartma
is.
1) Çıkartmak işi
2) Özel olarak hazırlanıp bir yere yapıştırılan zamklı desen, resim veya yazı

Yonca'nın elindeki kâğıt parçasında, yeşilli, sarılı, kırmızılı bir kelebek çıkartması var.

- O. Rifat

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • çıkartma — balkon …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • çıkartabilmek — e, den Çıkartma imkânı veya olasılığı bulunmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çıkartılmak — den Çıkartma işi yapılmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kırmızı kart — is., sp. Kurallara aykırı davranan veya daha önce hakemler tarafından sarı kart gösterilerek ikaz edilmiş oyuncuyu oyundan çıkartma cezası Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kırmızı kart göstermek kırmızı kart görmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sunu — is. 1) Sunulan şey İlk Çağın insanları sunu niyetine öd ağacı gibi, günlük gibi güzel koku saçan bitkiler yakarlardı. A. Erhat 2) Ön söz, takdim 3) Piyasaya mal çıkartma, arz Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller sunu ve istem …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tahrik — is., Ar. taḥrīk 1) Cinsel isteği, duyguları uyandırma 2) Bir kimseyi kötü bir iş yapması için ileri sürme, kışkırtma 3) esk. Yola çıkartma, hareket ettirme, kımıldatma Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller tahrik etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tenzil — is., esk., Ar. tenzīl İndirme, azaltma, çıkartma, aşağı düşürme, aşağılama Birleşik Sözler tenzilirütbe Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller tenzil etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fitne — (A.) [ ﻪﻨﺘﻓ ] 1. bölücülük, kargaşa çıkartma. 2. sıkıntı …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • ısdâr — (A.) [ راﺪﺹا ] çıkartma …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • ihrâc — (A.) [ جاﺮﺧا ] 1. çıkartma. 2. dışsatım, yurt dışına gönderme …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”