Saraydan çıkma İstanbul eşyalarını görünce bunların hakikatine inanmak lazım geldiğini anlamış.
- A. Ş. HisarÇıkma jant.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
čikma — čȉkma ž <G mn kāmā/ ī> DEFINICIJA reg. slijepa ulica, ćorsokak ETIMOLOGIJA tur. çıkmaz: bez izlaza ← çıkmak: izići … Hrvatski jezični portal
çıkma — işe yaramayan meyve veya sebze … Beypazari ağzindan sözcükler
çıkma durumu — is., dbl. Ad soylu bir sözün taşıdığı kavramda çıkış bildiren, dan / den, tan / ten ekleri ile kurulan durum, ayrılma durumu, ablatif: okuldan, evden, sokaktan, işten vb … Çağatay Osmanlı Sözlük
kümeye çıkma — is., sp. Kümeye çıkmak işi, lige çıkma … Çağatay Osmanlı Sözlük
lige çıkma — is., sp. Kümeye çıkma … Çağatay Osmanlı Sözlük
sokağa çıkma — gezmeye çıkma … Beypazari ağzindan sözcükler
kola çıkma — is. Kamu düzenini korumak için, kolluk kuvvetlerinin şehir çevresinde atla dolaşması … Çağatay Osmanlı Sözlük
deli ile çıkma yola, başına getirir bela — deli, kendisiyle arkadaşlık edenin başına çeşit çeşit dert açar anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
CERRE ÇIKMA — Eski zamanda medrese talebelerinin, mübarek üç aylar olan Receb, Şaban ve Ramazanda köylere dağılıp halka, ahaliye dini nasihatlarda bulunmak, namaz kıldırmak veya müezzinlik etmek suretiyle para ve erzak toplamaları … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HURUC — Çıkma. Dışarı çıkma, çıkış. * Ayaklanma, isyan etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
