çıkmaz sokak — is., ğı Herhangi bir yöne çıkışı olmayan sokak Biraz ötemizdeki çıkmaz sokaktan başka her yere çıkmak, bana yasak edilmişti. Halikarnas Balıkçısı … Çağatay Osmanlı Sözlük
çıkmaz ayın son çarşambası — şaka işin hiçbir zaman yapılmayacağını anlatan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
mektepten çıkan eşek Marsıvandan çıkmaz — öğrenim görmüş olsalar bile bazıları eğitilmemiş gibi davranabilirler anlamında kullanılan bir söz Türkiye de bedbinler, her şeyi siyah ve mübalağalı surette berbat görenler, mektepten çıkan eşek Marsıvandan çıkmaz, derler. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
alt yanı çıkmaz sokak — sonu gelmeyen, sonuç alınamayan işler için söylenen bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
imam evinden aş, ölü gözünden yaş çıkmaz — bir şey alınması imkânı olmayan yerden, bir şeyler vermesini beklemek boştur anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
mart çıkmadıkça dert çıkmaz — kış hastalıkları, mart sona ermedikçe bitmez anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
domuzdan toklu çıkmaz — kötü huylu kimsenin çocuğu melek huylu olmaz anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
ateş olmayan yerden duman çıkmaz — küçük de olsa birtakım belirtilerin önemli olaylara işaret olduğunu anlatan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
can çıkmayınca (veya çıkmadan) huy çıkmaz — insanı alışkanlıklarından, huylarından vazgeçirmek mümkün değildir anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir elin sesi çıkmaz — 1) bir davanın bir kişi tarafından savunulması etkili ve yeterli değildir anlamında kullanılan bir söz 2) yardımlaşarak işler daha kolay başarılır anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük