çınlatmak

çınlatmak
-i
Çınlamasını sağlamak

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • çınlatmak — gerçekleştirmek, tasdik ettirmek II, 345 çınlama, çan ve leğen gibi ;eylerln verdi ği ses, II I, 357bkz: çirig …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • kulağını çınlatmak — (birinin) birini anmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çıñratmak — çınlatmak II, 358 her ince ve yumuşak dal I, 318 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • çınlatma — is. Çınlatmak işi veya biçimi Sahnenin önüne dizilen dört hoparlörden geçen saz sesleri, salonu çınlatmaya başladı. H. E. Adıvar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kulak — 1. is., ğı, anat. 1) Başın her iki yanında bulunan işitme organı Kulaklarımın uğultusu içinde, söylediği lakırtıların hiçbirini duymuyordum. H. C. Yalçın 2) anat. Bu organın, sesleri toplayıp içeriye almaya yarayan dış bölümü Elleriyle… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”