- çırpma
- is.
1) Çırpmak işi2) Kumaşın kenarını kıvırıp dikmek için iğne, kenara göre çapraz tutularak ve çift kattan batırılıp tek kattan çıkarılarak yapılan dikiş biçimi
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
çırpma — «Çırpmaq»dan f. sif … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
List of ethnic, regional, and folk dances sorted by origin — This is a list of ethnic, folk, traditional, regional, or otherwise traditionally assiciated with a particular ethnicity, dances , grouped by ethnicity, country or region. These dances should also be listed on the general, noncategorized index… … Wikipedia
alkış — is. Bir şeyin beğenildiğini, onaylandığını anlatmak için el çırpma, alkışlama, kargış karşıtı Birleşik Sözler alkış ağası Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller alkış almak alkış kopmak alkış toplamak alkış tufanı kopmak alkış tutmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çırpabilmek — i Çırpma imkânı veya olasılığı bulunmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çırpıcı — is. 1) Çırpma işini yapan kimse veya şey 2) Yazma kumaş işlerini, boyaları tutsun diye deniz suyunda çırpan kimse 3) tek. Pişirmeden önce malzemeyi çırpan, karıştıran elektrikli alet … Çağatay Osmanlı Sözlük
çırpılmak — nsz Çırpma işine konu olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çırpış — is. Çırpma Kuştur desem ne kanat çırpışı var ne sesi. F. N. Çamlıbel … Çağatay Osmanlı Sözlük
çırpmacı — is. Çırpma işini yapan kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
çırptırmak — i, e Çırpma işini yaptırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
BEVK — Fenalık, düşmanlık, keder ve belâ meydana getirme. * Musibet, felâket. * İzinsiz ve habersiz olarak bir yere aniden çıkagelme. * Çalıp çırpma. * Yalan söz. * Boşboğaz (adam). * Şiddetli yağmur … Yeni Lügat Türkçe Sözlük