- çoklukla
- zf.
Genellikle
Bazen yumurta pişiriyor, çoklukla yoğurt, peynir, salata, meyve, soğuk etler gibi şeylerle karın doyuruyordu.
- N. Cumalı
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bazen yumurta pişiriyor, çoklukla yoğurt, peynir, salata, meyve, soğuk etler gibi şeylerle karın doyuruyordu.
- N. CumalıÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
argo — is., Fr. argot 1) Kullanılan ortak dilden ayrı olarak aynı meslek veya topluluktaki insanların kullandığı özel dil veya söz dağarcığı, jargon 2) Her yerde ve her zaman kullanılmayan veya kullanılmaması gereken çoklukla eğitimsiz kişilerin… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bıçkı tozu — is. Doğramacılıkta bıçkıdan çıkan ve çoklukla yakacak olarak kullanılan toz ve talaş … Çağatay Osmanlı Sözlük
dizi film — is., sin., TV Bölümler hâlinde yayımlanan ve çoklukla aralarında konu bütünlüğü olan film, dizi … Çağatay Osmanlı Sözlük
fabl — is., ed., Fr. fable Kahramanları çoklukla hayvanlardan seçilen, sonunda ders verme amacı güden, genellikle manzum hikâye, öykünce … Çağatay Osmanlı Sözlük
genellikle — zf. Genel olarak, büyük bir çoğunlukla, çoğu kez, çoğunlukla, çoklukla, ekseri, ekseriya, ekseriyetle, umumiyetle Türkler genellikle konukseverdir … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaşar — is. Koyun sütünden yapılan, çoklukla tekerlek biçiminde, sarımtırak, yağlı bir peynir Birleşik Sözler kaşar peyniri … Çağatay Osmanlı Sözlük
öykünme — is. Öykünmek işi, taklit Gangster filmleri çoklukla gençler arasında öykünme isteği uyandırır. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
EKSERİYETLE — Daha ziydesiyle. Çoklukla … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ŞELALE — Büyük çağlayan. Akarsuyun yüksekten çoklukla akması … Yeni Lügat Türkçe Sözlük