sanaç — dağarcık I, 358 § sanaç kesürgü; kırmızı dağarcık I, 358 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
kelbar — dağarcık. saksı … Çağatay Osmanlı Sözlük
kesürgü — dağarcık, kap I, 358, 490; 111. 48 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
Kutlu Adali — Turkish Kutlu Adalı, b. 1935, Nicosia, assassinated 1996, Turkish Cypriot journalist, poet and socio political researcher, peace advocate.=Biography=His family emigrated to Antalya, Turkey when he was three years old. After completing his… … Wikipedia
bellek — is., ği, ruh b. 1) Yaşananları, öğrenilen konuları, bunların geçmişle ilişkisini bilinçli olarak zihinde saklama gücü, dağarcık, akıl, hafıza, zihin Böylelerini dinlediğimizde, belleğimizde sözleri, hiç mi hiç, kalmaz. S. Birsel 2) bl. Bir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dağar — is., Far. taġār 1) Ağzı yayvan, dibi dar toprak kap 2) Dağarcık Daldırın elinizi onun özdeyiş dağarına, her duruma uygun formüller bulabilirsiniz. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
repertuvar — is., Fr. répertoire 1) Bir tiyatro kurulunun oynamak için seçip hazırlamış olduğu oyunların listesi Atılacak bu ilk adımdan sonra repertuvar meselesi kalır. Y. K. Beyatlı 2) Bir oyuncunun ezberlediği ve oynadığı rollerin listesi 3) müz. Bir müzik … Çağatay Osmanlı Sözlük
dagarčić — dagàrčić m DEFINICIJA reg. 1. čobanska kožnata torba; dagardžik 2. drvena poduža posuda koju su, obješenu o konopac, nosili prosjaci u Bosni ETIMOLOGIJA tur. daǧarcık … Hrvatski jezični portal
çuntay — çanta, dağarcık, kese, tobra … Çağatay Osmanlı Sözlük
kapturğay — çanta, büyük kese, dağarcık … Çağatay Osmanlı Sözlük