damlamak

damlamak
-e
1) Damla durumunda tane tane düşmek

Örtüye yağ damlamış.

2) nsz İçindekini damla damla akıtmak

Musluk damlıyor.

3) nsz, -e, mec. Bir yere çağrılmadan, çekinmeden gitmek, çıkagelmek

Herkes yattıktan sonra şu fıstık ağacının altına damla.

- P. Safa
Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • yanağından kan damlamak — çok sağlıklı olduğu benzinden anlaşılmak Sağımızdaki, yanağından kan damlayan iri Çerkez i gösterdim. Ö. Seyfettin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kaleminden kan damlamak — 1) yazıları acı ve dokunaklı olmak 2) etkili yazmak Kaleminden kan damlayan kavgacı yazarları sevmiyordu. T. Buğra …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yüzünden kan damlamak — çok sağlıklı olmak, sağlığı yüzünün renginden belli olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • TEKEVVÜR — Damlamak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • tamışmak — damlamak, katra katra nuzul etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tamçırmak — damlamak, serpilmek II, 201bkz: tamçurmak …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • tammak — damlamak I, 60, 376; II, 26. 87; III, 123, 360 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • yamurmak — damlamak; kanamak. II, 85bkz: tamurmak tomruk yapmak, kesrnek, III, 69bkz: tomurmak, yemürmek yençimek ısırmak, kötüleîmek III, 303bkz: tençmek, yençmek, yunç ımak …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • damlama — is. Damlamak işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • damlayıvermek — nsz Ansızın damlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”