- dereotu
- is., bit. b.
Maydanozgillerden, ince yapraklı, bazı yemeklere konulan güzel kokulu bir bitki (Anethum)
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
dorotu — dereotu … Beypazari ağzindan sözcükler
dere — is., coğ. 1) Genellikle yazın kuruyan küçük akarsu 2) coğ. Bu akarsuyun yatağı 3) coğ. İki dağ arasındaki uzun çukur 4) Damlarda yağmur sularını toplayarak oluğa veren çinko veya kiremit yol Birleşik Sözler derebeyi dereotu dere tepe kuru dere… … Çağatay Osmanlı Sözlük
haydari — is., esk., Ar. ḥaydarī 1) Dervişlerin giydiği, kolsuz, kısa, aba hırka 2) Süzme yoğurt, sarımsak, nane, dereotu ve tereyağı karışımıyla hazırlanan bir tür meze Birleşik Sözler haydari yaka … Çağatay Osmanlı Sözlük
kuzu kapama — is. Kemikli kuzu etinin, arpacık soğanı, yeşil soğan, havuç, dereotu ile birlikte ağır ateşte pişirilmesiyle yapılan bir yemek türü … Çağatay Osmanlı Sözlük
mücver — is. Rendelenmiş kabağa un, yumurta, peynir, dereotu, tuz, karabiber, taze soğan katılmasıyla yapılan bir tür köfte … Çağatay Osmanlı Sözlük
ot — is., bit. b. 1) Toprak üstündeki bölümleri odunlaşmayıp yumuşak kalan, ilkbaharda bitip bir iki mevsim sonra kuruyan küçük bitkiler Etrafımızda uzun otlar, yalçın kayalar vardı. A. Gündüz 2) sf. Bu bitkilerle yapılmış veya bu bitkilerle… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sac kavurması — is. Orta yağlı ve küçük doğranmış koyun etinin ağır ateşte pişirilip soğan, domates, yeşilbiber, dereotu eklenmesiyle hazırlanan karışımın tekrar kısık ateşte pişirilmesiyle yapılan bir yemek türü … Çağatay Osmanlı Sözlük
yabantırak — is., ğı, bit. b. Sulak yerlerde yetişen bir tür dereotu (Anethum graveolens) … Çağatay Osmanlı Sözlük