derinden derine

derinden derine
zf.
1) Uzaklardan

Derinden derine ırmaklar ağlar / Uzaktan uzağa çoban çeşmesi.

- F. N. Çamlıbel
2) En iyi biçimde, en ince ayrıntılarına kadar

Hayri Efendi medrese ilimlerini derinden derine bilen bir zat değildir.

- H. Taner

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • derinden — zf. 1) En ince ayrıntısına kadar, etraflıca 2) Pek belli olmayan uzak bir yerden Derinden sesler geliyor. 3) İçten Birleşik Sözler derinden derine …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • koyu koyu — sf. 1) İyice koyu (renk) 2) zf. Uzun uzun, derinden derine Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller koyu koyu düşünmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • lodoslu — sf. Lodosu olan, lodosa sahip veya lodosa maruz kalan Lodoslu deniz aşağıdaki kıyıyı dövdükçe koca bina derinden derine yalpalardı. C. Uçuk …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • önsezi — is. 1) Hiçbir belirti yokken bir şeyin olacağını sezme, içe doğma, hissikablelvuku, basiret, altıncı duyu veya his Bir önsezi benliğini derinden derine yokluyor kuruntusuna kapılmıştı. T. Buğra 2) fel. Temellendirilmeyen duygu, verilmemiş olanın …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • TEFEKKÜR — Fikretmek. Düşünmek. Fikri harekete getirmek.(Tefekkür, gafleti izale eder. Dikkat, teemmül; evham zulümâtını dağıtıyor. Lâkin nefsinde, bâtınında, hususi ahvâlinde tefekkür ettiğin zaman derinden derine tafsilât ile tetkikat yap. Fakat afâkî,… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”