- deruhte
- is., esk., Far. der + Ar. ˁuhde
Üzerine alma, üstlenmeAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
deruhte etmek — üstlenmek Aralarında anlaşıp siparişi müştereken deruhte ettiler. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
der-uhte — deruhte üstüne alma; yüklenme; üstlenme; sağlama … Hukuk Sözlüğü
üstlenme — is. Üstlenmek işi, deruhte … Çağatay Osmanlı Sözlük
üstlenmek — i Üstüne almak, yüklenmek, deruhte etmek Bir çocuk sahibi olmak, büyük bir sorumluluk üstlenmektir. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
mazur görmek — kusura bakmamak, hoş görmek, bağışlamak, affetmek Büyük işler deruhte etmemiş insanların, bu husustaki tereddütlerini mazur görmelidir. Atatürk … Çağatay Osmanlı Sözlük
üzerine almak — 1) bir işi görev edinmek, deruhte etmek Üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma şerefim üzerine ant içerim. Anayasa 2) bir davranışın kendisine karşı olduğunu sanarak tedirgin olmak, alınmak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ALER-RE'Sİ-VEL-AYN — Baş ve göz üstüne. (Gelen misafire karşı veya bir işi deruhte edeceğine karşı hürmet ve memnuniyetle kabul ettiğini ifâde için söylenir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜLTEZİM — Bir şeyi kendi üzerine lâzım eden; iltizam eden, üzerine alan, deruhte eden. Devlet hazinesine maktu, muayyen vergi verip bir kısım memleketlerin aşar gibi varidatının tahsilini üzerine alan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜTEKALLİD — Kuşanan. Kılıç takan, takınan. Kılıç kuşanmış. * Bir işi üzerine alan. Bir vazifeyi deruhte eden … Yeni Lügat Türkçe Sözlük