- dikilmek
- 1. nsz
1) Dikme (I) işi yapılmak
Buraya anıt dikilecek. Bahçeye ağaçlar dikildi.
2) Dik duruma gelmek3) Ayakta durmakHissem neyse ben de isterim diye karşıma dikilmez mi?
- H. Taner4) Göz belli bir noktaya uzun süre bakmakGözlerime dikilen gözlerinden damla damla inen yaşları unutmuyordum.
- R. N. Güntekin5) Karşı koymak, engellemek6) fizy. Bazı üreme organları dokularına kan dolmasıyla sert ve dik bir duruma gelmekAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller- <2. nsz Dikme (II) işi yapılmakBebelere çedik, kadınlara, erlere çizme, çarık dikildi.
- N. Araz
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
dikilmek — ayağa kalkmak … Beypazari ağzindan sözcükler
lök gibi dikilmek — bir yere bütün heybetiyle, ağırlığıyla dikilmek Cabi Efendi, lök gibi karşılarına dikilmişti. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
tepesine dikilmek — (birinin) başına dikilmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
önüne dikilmek — 1) gelip karşısında durmak, karşısına dikilmek 2) karşısındakine engel olmak istediğini söz veya davranışıyla göstermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kulağı dikilmek — konuşulanları dinlemek için dikkat kesilmek Şimdi kulakları, seslerimize dikilmiş bir köpek gibi yatıyordu. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
başına dikilmek — 1) (birinin) birinin yanından uzaklaşmamak, onu denetim altında bulundurmak 2) (birinin) bir işi yaptırmak için yanında ayakta durmak 3) (birinin) bir şeyin yanında ve ayakta beklemek Gidip iskelenin başına dikiliyor gelen yolcuyu buyur etmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
VEKB — Dikilmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
dinelmek — dikilmek … Beypazari ağzindan sözcükler
zırancımak — dikilmek … Beypazari ağzindan sözcükler
tikilmek — dikilmek, (ağaç) dikilmek, bir şeyi dikine koymak, I I, 130 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini