tesbihe dizer gibi dizmek — sp. futbolda, rakip takımın oyuncuları arasından birer birer geçip gitmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ipe dizmek — boncuk vb.ni ipliğe geçirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kurşuna dizmek — 1) (birini) verilen ölüm cezasını askerî bir kıtanın attığı kurşunlarla yerine getirmek Sarı çam deresinde bu otuz kadar eşkıyayı kurşuna dizdiler. Y. Kemal 2) (birini) öldürmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
sıraya dizmek — 1) sıralamak 2) bir topluluk içinde herkese aynı biçimde davranmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
tizmek — dizmek II, 9, 31 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
dizivermek — i Çabucak veya ansızın dizmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
dizme — is. Dizmek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
ip — is. 1) İplik Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı. N. Cumalı 2) mec. Asarak öldürme cezası Birleşik Sözler ip cambazı ip iskelesi ip merdiven ip torba ipucu … Çağatay Osmanlı Sözlük
katarlamak — i, hlk. Katar durumuna getirmek, arka arkaya dizmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kurşun — is., kim. 1) Atom numarası 82, atom ağırlığı 207,21, yoğunluğu 11,3 olan, 327,4 °C de eriyen, yumuşak ve bükülgen, mavimtırak esmer renkte bir element (simgesi Pb) 2) sf. Bu elementten yapılmış Kurşun boru. 3) Tüfek, tabanca vb. hafif ateşli… … Çağatay Osmanlı Sözlük