dolanmak

dolanmak
-e
1) Bir şeyin çevresine sarılmak

Kocasının kolu beline bir kobra gibi dolanmış, ince kaburgalarını birbirine geçirecek gibi sıkıyordu.

- H. E. Adıvar
2) nsz Bir şeyin çevresinde dönmek, gezmek, dolaşmak

Arkadan dolanıp uzaktan gözetleyecekti çeşmeyi.

- Ç. Altan
3) nsz Karışmak, dolaşmak
4) -de Gelişigüzel gezmek

Kızlarının, gelinlerinin evleri arasında dolanıyor, hep evini, komşularını arıyordu.

- N. Cumalı
Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • çarşafa dolanmak — argo bir işin içinden çıkamamak, kötü ve başarısız duruma düşmek, zor durumda kalmak, çarşaflamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ayağına dolanmak (veya dolaşmak) — 1) başkasına yapmayı tasarladığı kötülük kendi başına gelmek 2) iş yapmakta olan birine engel olmak, yürümesine engel olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • HUFUK — Dolanmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • tolganmak — dolanmak, kendine dolamak, içi bulan ıp kusma gelmek II, 241 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • sarmalmak — süzülmek,dolanmak II, 233, 237bkz: sarma şmak, sarmatmak, sermetmek sarılmak, dolanmak. I I, 233, 237 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • aylanmak — nsz, hlk. Bir yerin çevresinde dolanmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çarşaf — is., Far. çāder + şeb 1) Yatağın üstüne serilen veya yorgan kaplanan bez örtü Yatağında oturdu, alnında toplanan ter damlalarını çarşafının ucuyla sildi. H. E. Adıvar 2) esk. Kadınların kullandığı ve baştan örtülen, pelerinli, eteklikli sokak… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çarşaflamak — i 1) Yorganı çarşafla kaplamak 2) nsz, argo Kötü ve başarısız duruma düşmek, çarşafa dolanmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çevrinmek — nsz Bir şeyin etrafında saygı ile dolanmak, tavaf etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dolanma — is. Dolanmak işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”