- dondurmak
- -i
1) Donmasını sağlamak2) mec. Beklemeye almak3) mec. Bir şeyi değiştirilemez durumda tutmak
Onun öyle bir cevap verişi vardır ki sizin bütün söyleyeceğinizi ağzınızda dondurur.
- H. C. Yalçın
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Onun öyle bir cevap verişi vardır ki sizin bütün söyleyeceğinizi ağzınızda dondurur.
- H. C. YalçınÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
üyelik dondurmak — herhangi bir sebeple bir üyenin bağlı olduğu kuruluşun çalışmalarında yer almasını veya toplantılarda bulunmasını belirli bir süre için engellemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
fiyatları dondurmak — fiyatların yükselmesini önlemek, fiyatların olduğu gibi kalmasını sağlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
CEMED — Dondurmak. * Buz, kar … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Liste Swadesh Du Turc — Liste Swadesh de 207 mots en français et en turc. Sommaire 1 Présentation 2 Liste 3 Voir aussi 3.1 Bibliographie … Wikipédia en Français
Liste Swadesh du turc — Liste Swadesh de 207 mots en français et en turc. Sommaire 1 Présentation 2 Liste 3 Voir aussi 3.1 Bibliographie … Wikipédia en Français
Liste swadesh du turc — Liste Swadesh de 207 mots en français et en turc. Sommaire 1 Présentation 2 Liste 3 Voir aussi 3.1 Bibliographie … Wikipédia en Français
Turc (liste Swadesh) — Liste Swadesh du turc Liste Swadesh de 207 mots en français et en turc. Sommaire 1 Présentation 2 Liste 3 Voir aussi 3.1 Bibliographie … Wikipédia en Français
buydurmak — i, hlk. Dondurmak, çok üşütmek Diz boyu çamur, ince çadır, yüreği buyduran soğuk, keyfe yetmez. A. Kutlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
dondurma — is. 1) Dondurmak işi 2) Şekerli sütün veya meyve sularının dondurulmasıyla hazırlanan soğuk yiyecek Dondurmalarını yalaya yalaya dolaşmaya başladılar. N. Cumalı Birleşik Sözler kaymaklı dondurma Maraş dondurması … Çağatay Osmanlı Sözlük
fiyat — is., Ar. fīˀāt 1) Alım veya satımda bir şeyin para karşılığındaki değeri, eder, paha Birkaç ev döşettiğim için mobilya fiyatlarından pek iyi anlarım. Ö. Seyfettin 2) ekon. Bir mal veya iş gücü için uygun görülen para karşılığı 3) ekon. Bir değer… … Çağatay Osmanlı Sözlük