şeytan dürtmek — durup dururken uygunsuz, kötü bir davranışta bulunmak Ama çocukluk işte, şeytan dürttü, ya herrü ya merrü diyerek birden yukarı baktım. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
arının yuvasına kazık (veya çöp) dürtmek — tehlikeli kişiyi kışkırtmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
arının deliğine değnek dürtmek — büyük bir tehlikeye davetiye çıkarmak … Beypazari ağzindan sözcükler
nodullamak — i, hlk. 1) Hayvanı üvendire ile dürtmek 2) mec. Dürtmek, uyarmak, hatırlatmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
arı — 1. sf. 1) Temiz, münezzeh 2) Yabancı şeylerden arınmış, katışıksız, saf, halis 3) Günahsız Birleşik Sözler arı kil arı sili eteği arı 2. is., hay. b. Zar kanatlılardan, bal ve bal mumu yapan, iğnesiyle sokan böcek (Apis mellifica) Birleşik Sözler … Çağatay Osmanlı Sözlük
bizlemek — i, hlk. Ucu çivili değnekle hayvanı dürtmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
dürtelemek — i Dürter gibi yapmak, hafifçe dürtmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
dürtme — is. Dürtmek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
dürtüklemek — i 1) Üst üste birkaç kez dürtmek 2) mec. Birini uyarmak veya kışkırtmak Yalnızlık konusunu, insanı dürtükleyecek biçimde ortaya koyan yazarlar da var. S. Hilav … Çağatay Osmanlı Sözlük
dürtüşlemek — i Birkaç kez dürtmek Neden sonra dalmışız. Dürtüşleyerek uyandırdılar. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük