- ebleh
- sf., esk., Ar. ebleh
Akılsız, budala, alık
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
ebleh — (A.) [ ﻪﻠﺑا ] bön … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
EBLEH — Ahmak. Bön. Budala … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
iki kardeş savaşmış, ebleh buna inanmış — iki kardeş arasındaki anlaşmazlık geçicidir, bu durumu gerçek ve sürekli sanmak saflıktır anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
CU'BUS — Ebleh, ahmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
EBLED — Ebleh, ahmak, bön. Söylenilen şeylere aklı hemen taalluk etmeyen kimse. * Açık kaşlı. * Şişman gövdeli kişi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
alık — 1. is., ğı, hlk. 1) Hayvan çulu 2) Eskimiş giyecek 2. sf., ğı Akılsız, sersem, budala, ebleh Alık değilim ya elbet anlarım... M. Ş. Esendal Birleşik Sözler alık salık … Çağatay Osmanlı Sözlük
eblehleşmek — nsz Ebleh durumuna gelmek Hani bazı kadınlar vardır, hödük koca ile düşe kalka eblehleşir, içleri kararır. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
eblehlik — is., ği Ebleh olma durumu, eblehleşme … Çağatay Osmanlı Sözlük
gabi — sf., esk., Ar. ġabī Anlayışsız, ahmak, ebleh, kalın kafalı, bön Haftanın kaç günü, günün kaç saat olduğunu bilmeyecek kadar gabi olan sütnine yalanlar uydurarak dolabını yiyecekle dolduruyordu. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
iki — is. 1) Birden sonra gelen sayının adı 2) Bu sayıyı gösteren 2, II rakamlarının adı 3) sf. Birden bir artık Bir sokak başında kavga eden iki çocuğu ayırdı. H. Taner Birleşik Sözler iki anlamlı iki ayaklı iki başlı iki bir ikibuçukluk … Çağatay Osmanlı Sözlük