egzoz gazı — is. Egzozdan atılan gaz … Çağatay Osmanlı Sözlük
egzozcu — is. Taşıtlarda egzoz düzenini yapan veya onaran usta … Çağatay Osmanlı Sözlük
gaz — 1. is., Fr. gaze Tül 2. is., Fr. gaz 1) Normal basınç ve sıcaklıkta olduğu gibi kalan, içinde bulunduğu kabın her yanına yayılma ve bu kabın iç yüzeyinin her noktasına basınç yapma özelliğinde olan akışkan madde 2) Gaz yağı, petrol Aklıma geldi,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
susturucu — sf. 1) Susmasını sağlayan, susmasına sebep olan Susturucu cevap. 2) is. Patlamalı veya tepkili motorlarda, yanmış gazların dışarıya atılmasından doğan gürültüyü önlemeye, azaltmaya yarayan araç, egzoz 3) is. Ateşli bir silahın patlama gürültüsünü … Çağatay Osmanlı Sözlük
zıngadak — zf. Birdenbire ve sarsıntıyla Elli metre kadar yürüdük, birkaç egzoz gürültüsü çıkarıp zıngadak durdum. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük