- eğrilme
- is.
Eğrilmek işi
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
TEEVVÜD — Eğrilme, bükülme. İki kat olma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
eğriliş — is. Eğrilme işi veya biçimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
esnek — sf., ği 1) Bir dış gücün etkisi altında uzama, kısalma, eğrilme vb. biçim değişikliklerine uğradıktan sonra, etkinin kalkmasıyla eski biçimini alabilme özelliğinde olan, elastiki Çelik ve kauçuk çok esnek cisimlerdir. 2) mec. Değişik yorumlara… … Çağatay Osmanlı Sözlük
inhina — is., esk., Ar. inḥinā 1) Eğrilme, bükülme 2) mec. Birine baş eğme, yumuşaklık gösterme Ona küçük bir samimiyet kelimesi ile hitap ederken sesimin inhinası bile yeni değildi. H. C. Yalçın … Çağatay Osmanlı Sözlük
kambur — is. 1) Bel veya göğüs kemiğinin eğrilmesi, raşitizm sonucu sırtta ve göğüste oluşan tümsek, kambur zambur 2) Bazı hayvanların sırtındaki çıkıntı 3) Yapı veya eşyada dışarıya doğru eğrilme 4) sf. Vücudunda bu tümsek bulunan (kimse) 5) mec. Sıkıntı … Çağatay Osmanlı Sözlük
i'vicâc — (A.) [ جﺎﺝﻮﻋا ] eğrilme, burkulma … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
TAAVVÜC — (C.: Taavvücât) Eğrilme, eğri olma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ÇAM — f. Eğrilme, bükülme. * Salınma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük