emmek

emmek
-i, -er
1) Dudak, dil ve soluk yardımıyla bir şeyi içine çekmek, somurmak

Çanağımdaki köpüklü sütü emer gibi içeceğim.

- S. F. Abasıyanık
2) Tükürük yardımıyla eriterek içine çekmek

Yengemin verdiği karanfili dişlerimle ezip emerek odaya giriyorum.

- Y. Z. Ortaç
3) fiz. Soğurmak

Toprak suyu emdi.

4) argo Uzun süre yararlanmak
Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • emmek — I, 169 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • helal süt emmek — doğruluktan ayrılmamak Ben helal süt emmiş adamım, ağabey. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kanını emmek — (bir şeyin) insafsızca sömürmek Yıllarca, yüzyıllarca onun kanını emdikten ve onu bir posa hâlinde katı toprak üzerine attıktan sonra, şimdi de gelip ondan tiksinmek hakkını kendinde buluyorsun. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • MELC(E) — Emmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TEMASSUS — Emmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • şima — emmek, suğurmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • emsemek — emmek istemek I, 278 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • sormak — emmek, sormak I, 16; II, 70; III, 181 (sorgu) sormak, aramak. III, 181 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • MASS — Emmek. Bir şeyi eme eme içmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MASSETMEK — Emmek, emerek içmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”