felek

felek
is., -ği, esk., Ar. felek
1) Gök, gökyüzü, sema
2) Dünya, âlem
3) Talih, baht, şans

Felek oyun etmişti onlara, yiğitlerden ikisi uyuya kaldı.

- C. Meriç
4) Askerî mızıkada zilli bir müzik aracı
Birleşik Sözler
Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • FELEK — Gök, gök katı, devir. * Tâli , baht. * Büyük ve dâirevi olan şey. * Her gök seyyaresinin gezdiği âlem. * Dünyâ, âlem, * Bir zilli âlet. * Yuvarlak kütük, kızak.(Felek her türlü esbab ı cefasın toplasın gelsin Dönersem kahpeyim millet yolunda bir… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • FELEK-ÜL A'ZAM — (Bak: Felek i eflâk …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • felek — (A.) [ ﮏﻠﻓ ] 1. gökyüzü. 2. talih. 3. kader …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • felek, kimine kavun yedirir kimine kelek — bu dünyada kimi insanlar mutluluk içinde yaşarlar, kimileri de talihsizdirler anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • felek yâr olursa — bir terslik çıkmazsa, şartlar uygun giderse anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • FELEK-İ EFLÂK — Göğün en son katı. (Bak: Ar …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • kahpe felek — is., ği Rast gelmeyen, yâr olmayan talih veya kader anlamında kullanılan bir söz Aşktı bizdeki, onlardaki mantık / Onlardan yana çıktı kahpe felek. C. S. Tarancı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kambur felek — is., ği Talih ve kader için sitem yollu kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ARUS-İ FELEK — Güne …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ATEBE-İ FELEK-MERTEBE — Osmanlı Padişahlarının sarayı …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”