gariplik

gariplik
is., -ği
Garip olma durumu, garabet

Gariplikleri çok sever, dikkati çekmek için elinden geleni yaparmış.

- S. Birsel
Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Look at other dictionaries:

  • gariplik basmak — yalnızlık çökmek Başka yerlerde bana bir gariplik basıyor. S. F. Abasıyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • acayiplik — is., ği Acayip olma durumu, yabansılık, gariplik, tuhaflık Burada bir acayiplik hissediyorum. R. H. Karay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • anormallik — is., ği Anormal olma durumu Bu işte bir gariplik, bir anormallik vardı. H. R. Gürpınar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • cinslik — is., ği, biy. 1) Cinsiyet 2) argo Gariplik, tuhaflık Birleşik Sözler cinslik bilimi iki cinslikli …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dingin — sf. 1) Sakin, durgun Çevredeki çınarlar, dingin bir gariplik içinde, ağır ağır, tek tek yapraklarını dökerdi. A. İlhan 2) Hareket etmeyen, kımıldamayan 3) mec. Gücü tükenmiş, yorgun, mecalsiz Dingin bir at …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • garabet — is., esk., Ar. ġarābet Yadırganacak yönü olma, gariplik, tuhaflık Bu kızda izahı güç bir garabet var. P. Safa …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yüreğine (bir şey) çökmek — derinden ıstırap duymak Ankara ufuklarına bakarken eskisi gibi insanın yüreğine gariplik çökmüyordu. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • garâbet — (A.) [ ﺖﺑاﺮﻏ ] gariplik …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • gurbet — (A.) [ ﺖﺑﺮﻏ ] 1. gariplik. 2. yabancı diyar …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”