- alışveriş
- is., tic.
1) Alım satım işlemi, muamele2) mec. İlişki, münasebet
O bir defa bile görmemişti bu adamı. Bir alışverişi yoktu onunla.
- T. BuğraBirleşik SözlerAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
O bir defa bile görmemişti bu adamı. Bir alışverişi yoktu onunla.
- T. BuğraÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
alişveriş — ALIŞVERÍŞ, alişverişuri, s.n. (fam.) Vânzare, negoţ, afaceri (reuşite). – Din tc. alişveriş. Trimis de ana zecheru, 06.01.2003. Sursa: DEX 98 ALIŞVERÍŞ s. v. dever, vânzare. Trimis de siveco, 13.09.2007. Sursa: Sinonime alişveríş s. n … Dicționar Român
alışveriş sigortası — is., ekon. Kredi kartı ile satın alınan eşyanın belirli bir sürede hasara uğraması veya çalınması durumunda poliçe maddelerine göre sağlanan güvence … Çağatay Osmanlı Sözlük
alışveriş yapmak — alım satım işini gerçekleştirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
dostluk okkayla, alışveriş dirhemle — dostluğun tartısı olmaz, alışveriş ise ölçüye göre olur anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
dost ile ye, iç, alışveriş etme — alışverişte iki taraf da kendi çıkarını düşündüğünden iki dost arasındaki alışveriş dostluğu bozabilir, bu nedenle de dostluklarını sürdürmek isteyenler birbirleriyle alışverişte bulunmamalıdırlar anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
pazarlıklı alışveriş — is. Pazarlaşmak suretiyle yapılan alım satım … Çağatay Osmanlı Sözlük
dostluk başka, alışveriş başka — iki kişi arasındaki dostluk, alışverişte birinin ötekine özverili davranmasını gerektirmez anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
dostluk kantarla, alışveriş miskalle — iş ilişkilerine dostluk karıştırılmamalıdır anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
alavere — alışveriş … Beypazari ağzindan sözcükler
çarşı pazar dolaşmak (veya gezmek) — alışveriş edilen her yeri dolaşmak Her gün çarşı pazar dolaşarak ona küçük bir apartman hazırlamaya çalışıyoruz. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük