- gömülü
- sf.
1) Gömülmüş olan, toprak altında saklanmış olan, metfun2) Batmış, kaybolmuş olan
Denizin derinliklerine gömülü gemi.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Denizin derinliklerine gömülü gemi.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
kömüklük — gömülü, medfun, gizli … Çağatay Osmanlı Sözlük
HAZAİN-İ MEDFUNE — Gömülü hazineler … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MEKNUZ — Gömülü define, örtülü, gizli. Hıfzedilmiş, mahfuz … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
NEBŞ — Gömülü bir şeyi yerden çıkarma. * Bir şeyi diğer bir şey vasıtasıyla meydana çıkarma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
buried karst — Karst topography entirely buried by relatively younger post rock or sediments and not part of the contemporary landscape [17]. Synonyms: fossil karst; (French.) karst couvert, karst fossile, paleokarst; ( German.) bedeckter Karst, Urkarst;… … Lexicon of Cave and Karst Terminology
gömme banyo — is., mim. Çini vb. bir madde ile kaplanıp gömülü olarak yerleştirilmiş olan banyo teknesi Gömme banyonun içinden bakınca lavabonun üstündeki aynada, başını, omuzlarını görebiliyordu. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
gömük — sf., ğü Gömülmüş olan, gömülü … Çağatay Osmanlı Sözlük
hazine — is., Ar. ḫazīne 1) Altın, gümüş, mücevher vb. değerli eşya yığını, büyük servet Dünyanın hazinelerine başını çevirip bakmazdı. R. H. Karay 2) Değerli şeylerin saklandığı yer 3) Gömülü veya saklıyken bulunan değerli şeylerin bütünü 4) Kaynak Ağaç … Çağatay Osmanlı Sözlük
höyük — is., ğü 1) Tarih boyunca türlü nedenlerle yıkılan yerleşme bölgelerinde, yıkıntıların üst üste birikmesiyle oluşan ve çoğu kez içinde yapı kalıntılarının gömülü bulunduğu yayvan tepe 2) Toprak yığını, küçük tepe … Çağatay Osmanlı Sözlük
meknuz — sf., esk., Ar. meknūz Gömülü, saklı … Çağatay Osmanlı Sözlük