- gözetleme
- is.
Gözetlemek işi
Çömeldiği yerden gizli gizli cevizlerin altını gözetlemeye başladı.
- O. C. KaygılıBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çömeldiği yerden gizli gizli cevizlerin altını gözetlemeye başladı.
- O. C. KaygılıÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
gözetleme deliği — is. Kapının dışındakileri görmeye yarayan ve kapı ortasında açılmış mercekli delik … Çağatay Osmanlı Sözlük
kezleme — gözetleme … Beypazari ağzindan sözcükler
MİRSAD — Gözetleme yeri. Rasad yeri. * Gözetleme âleti. * Suçluları gözleyip duran. * Pusu. * Suçlular için hazır bekleyen … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MERKAB — Gözetleme yeri … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TARASSUD — Bir şeyi çok dikkat ederek gözetleme. İntizar üzere olma. Gözetleme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
camcılık — is., ğı 1) Cam alıp satma veya takma işi 2) argo Evin içini pencereden gözetleme … Çağatay Osmanlı Sözlük
çanaklık — is., ğı, den. Gemi direklerindeki gözetleme yeri … Çağatay Osmanlı Sözlük
delik — is., ği 1) Dar, küçük açıklık İğne deliği. Burun deliği. 2) Dar, küçük çukur Küçük çocuk, kulübenin kenarına yığılmış taşlardan yukarıda bir deliğe sıkışmıştı. S. F. Abasıyanık 3) Küçük hayvan yuvası Fare deliği. 4) sf. Delinmiş olan Hangi evden… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dikiz — is., argo Bakma, gözetleme, erkete Birleşik Sözler dikiz aynası Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller … Çağatay Osmanlı Sözlük
dikizlik — is., ği Gözetleme deliği … Çağatay Osmanlı Sözlük