- gülmece
- is.
1) Eğlendirme, güldürme ve bir kimsenin davranışına incitmeden takılma amacını güden ince alay, mizah, humor2) ed. Gerçeğin güldürücü yanlarını ortaya koyan edebiyat türü, mizah, ironi
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
mizahi — sf., Ar. mizāḥī İçinde gülmece bulunan, gülmece niteliği taşıyan (yazı, karikatür vb.) … Çağatay Osmanlı Sözlük
gülmeceli — sf. İçinde gülmece nitelikleri bulunan (yazı, karikatür vb.), mizahi … Çağatay Osmanlı Sözlük
humor — is., Fr. humeur 1) Gülmece Bunca çatık kaşlılık arasında bilgelik, humor nasıl barınabilir? T. Uyar 2) Alay, dalga geçiş, hafife alma, boş verme Türkçeyi iyi konuşanlardan biri olduğu kanısındayım. Güngörmüş, sakin, yavaş, düzenli bazen küçük bir … Çağatay Osmanlı Sözlük
ironi — is., ed., Fr. ironie 1) Gülmece 2) Söylenen sözün tersini kastederek kişiyle veya olayla alay etme … Çağatay Osmanlı Sözlük
mizah — is., ed., Ar. mizāḥ Gülmece İnci gibi güzel bir yazısı ve mizaha da istidadı varmış. Y. K. Beyatlı Birleşik Sözler kara mizah … Çağatay Osmanlı Sözlük
mizahçı — is. Gülmece sanatçısı … Çağatay Osmanlı Sözlük
mizahçılık — is., ğı Gülmece sanatçılığı … Çağatay Osmanlı Sözlük
kög — şiirin vezni, aruzu, ırın ölçüsü, ırlamakta sesin yükselip alçal ışı. II I, 131 bir şehir halkı arasında bir sene içinde çıkıp gülünen şey, gülmece III, 131 koç veya ba;ka hayvanlar ın kı;a yakın aşması, III, 132 ayna yüzünde meydana gelen pas;… … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini