- günah
- is., Far. gunāh
1) Dinî bakımdan suç sayılan iş veya davranış, vebal
Bunu yapan günün birinde er geç bu günahın kefaretini ödeyecektir.
- H. Taner2) Acımaya yol açacak kötü davranış, yazıkBu adama bu kadar eziyet etmek günahtır.
3) Sorumluluk, vebalBen söyleyeyim de günah benden gitsin.
4) Kabahat, hafif suçBütün kusurları, günahları, kibar, asil bir güzellik şeklinde görülür.
- M. YesariBirleşik SözlerAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller- <- <
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Look at other dictionaries:
günah — is. <fars.> 1. Dini əxlaqi normaların pozulması, dincə qəbahət sayılan iş (savab əksi). Səni mələk görəli yazmaz oldu eşqi günah; Vəli yazıldı, bu üzdən bəsi savab sana. F.. Əfv olur möminin cümlə günahı; Sənin də könlündən keçər, ağlarsan … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
GÜNAH — f. Cezayı gerektiren amel. Dine aykırı iş. Allah ın emirlerine uymayan hareket. (Bak: Kebâir Cünha)(Evet günah kalbe işleyip siyahlandıra siyahlandıra tâ nur u imanı çıkarıncaya kadar katılaştırıyor. Her bir günah içinde küfre gidecek bir yol var … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
günah işlemek — günah sayılan davranışta bulunmak Bedia yı terk edersem büyük bir günah işlemiş olacağım. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
günah benden gitti (veya gitsin) — ben görevimi yaptım, bundan sonrası için sorumluluk kabul etmem anlamında kullanılan söz Seni göreyim söyleyeyim dedim de günah benden gitsin! N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
günah olmak — yazık olmak Bu mala bu kadar para vermek günah olur … Çağatay Osmanlı Sözlük
günah — (F.) [ ﻩﺎﻨﮔ ] 1. suç, kabahat. 2. dinî suç … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
günah — f. bax: günəh … Klassik Azərbaycan ədəbiyyatında islənən ərəb və fars sözləri lüğəti
günah keçisi — is. Sürekli suçlanan, her gelenin öfkesini ondan çıkardığı kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
günah çıkarmak — 1) Hristiyanlar, Tanrı nın bağışlaması için papaza gidip işlediği günahları anlatmak 2) mec. kötü davranışlarını, suçlarını açıklamak, anlatmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yazık günah — ünl. Büyük üzüntü ve kınama anlatan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük