harlatmak

harlatmak
-i
1) Ateşi kuvvetlendirmek, alevlendirmek

Şerefimize sobaya bir iki odunla bir kucak çalı atıp harlattılar.

- R. N. Güntekin
2) mec. Coşkunluk vermek, canlandırmak

Millî Mücadele'de aç ve çıplak insanlarımızın yüreğinde alevler harlatmak için tek bir kıvılcım yetmişti.

- A. Boysan

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • harlatma — is. Harlatmak işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”