- havadan
- sf.
1) Boş, değersiz
Havadan sözler.
2) zf. Emeksiz, açıktanHavadan para kazanıyor.
Birleşik SözlerAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
havadan
Look at other dictionaries:
Havadan Külliye — is an end 14th century or early 15th century Anatolian Seljuk külliye ( meaning a religious complex ) in Kayseri s depending district of Develi s village of the same name (Havadan), in Central Anatolia, Turkey. Consisting of a mosque, a medrese,… … Wikipedia
havadan cıvadan — zf. Boş, önemsiz şeyler üzerine ... bir mektup aldım; rahatından, saadetinden, bebeğinden, havadan cıvadan bahsediyordu. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
havadan sudan konuşmak — önemsiz konular üzerine konuşmak Havadan sudan konuştuk bir süre. Y. Z. Ortaç … Çağatay Osmanlı Sözlük
havadan nem kapmak — buluttan nem kapmak Burası, bir loca meydanı gibi, havadan nem kapmaya alışık bir çevreydi. A. N. Karacan … Çağatay Osmanlı Sözlük
buluttan (veya rüzgârdan veya havadan) nem kapmak — en küçük bir şeyden alınmak, çok alıngan olmak İhtiyatlı ol, bunlar tilkidir, rüzgârdan nem kapar; elden kaçırmayalım. A. İlhan Biraz gariptir ki buluttan nem kapan o zamanki sansür bu cinayetler ve tesadüflerden ahkâm çıkararak hafiyelik etmezdi … Çağatay Osmanlı Sözlük
şundan bundan konuşmak — havadan sudan konuşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yandak çeker — havadan çiğ gibi yagan kudret helvas ı III, 44 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
Dhimitër Pasko — during imprisonment Born 13 September 1907(1907 09 13) Pogradec, Albania Died 4 May 1967 … Wikipedia
hava — 1. is. <ər.> 1. Yer atmosferini əmələ gətirən qazların, başlıca olaraq azotla oksigenin qarışığı. Havanın təzyiqi. Şara hava doldurmaq. Təmiz havada nəfəs almaq. Rütubətli hava. 2. Yeri əhatə edən boşluq, ənginlik; fəza. Quşlar havada uçur … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
Danishmends — Danishmend ← 1071–1178 … Wikipedia
