- havsala
- is., esk., Ar. ḥavṣala
1) Kuş kursağı2) anat. Leğen3) mec. Zihnin bir şeyi anlama ve kavrama yetisiBirleşik SözlerAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
havsala — (A.) [ ﻪﻠﺹﻮﺣ ] kavrama gücü, havsala … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
HAVSALA — Zihnin bir şeyi kavrama derecesi. Anlayış. Akıl. * Tıb: Kuş kursağı. Karın boşluğu. Cevf. * Mide … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HAVSALA-SUZ — f. Takati kaldıran, tahammülü mahveden … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
akıl havsala almamak — akla mantığa sığmamak Artık bu kadarını akıl havsala alamaz. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
KEM-HAVSALA — f. Tahammülü az olan kişi, tahammülsüz kimse … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TENÜK-HAVSALA — f. Sabırsız adam, tahammülsüz kimse … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
akıl — is., klı, Ar. ˁaḳl 1) Düşünme, anlama ve kavrama gücü, us 2) ruh b. Bellek Hâlâ aklımda o tufan yağmuru. C. S. Tarancı 3) Öğüt, salık verilen yol Bu aklı size kim verdi. 4) Düşünce, kanı Şimdiki aklım olsaydı bu dükkânın yerine aç bir kahve! A. K … Çağatay Osmanlı Sözlük
leğen — is., Far. legen 1) Genellikle, içinde bir şey yıkamak için kullanılan metal veya plastikten yayvan kap Adam, önündeki leğene eğilmiş, bardak yıkıyordu. N. Cumalı 2) anat. Gövdenin arka veya alt ucunda bulunan, bir yandan omurganın bel bölümüyle,… … Çağatay Osmanlı Sözlük