hesapsız

hesapsız
sf.
1) Hesabı tutulmayan
2) Sayılamayacak kadar çok olan

Şimdiye kadar hesapsız vaatlerde bulundu ama hiçbirini tutmadı.

3) mec. Önceden iyi düşünülmemiş, sonu belli olmayan

Hesapsız bir işe girişti.

4) mec. Ölçüsüz, tutumsuz, savruk, müsrif
Birleşik Sözler

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Look at other dictionaries:

  • hesapsız kitapsız — zf. 1) Deftere geçirmeden veya belgeye bağlamadan 2) mec. Sorumsuz, ölçüsüz bir biçimde Bu hususta hesapsız kitapsız bol para sarfediyordu. R. H. Karay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hadsiz hesapsız — sf. Sayılamayacak derecede çok Uykuda gözünün önüne hadsiz hesapsız münasebetsizlikler gelir. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • HADSİZ — Hesapsız, sayısız. Belirli olmayan, çok …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • hesapsızca — sf. 1) Hesapsız 2) zf. Hesapsız bir biçimde …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Orhan Ölmez — at a concert in Istanbul (19.09.2009). Background information Born May 1 …   Wikipedia

  • Orhan Ölmez — au concert d Istanbul (19.09.2009). Naissanc …   Wikipédia en Français

  • ama — bağ., Ar. ammā 1) Çelişkili ve tutarsız iki cümleyi birbirine bağlamaya yarayan bir söz, amma Para kazanmayı hiç sevmiyordu ama hesapsız harcamaya bayılıyordu. N. Cumalı 2) Uyarma veya şartlı bir ifade niteliğinde olan bir cümleyi, başka bir… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hesapsızlık — is., ğı Hesapsız olma durumu veya hesapsızca davranış …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kitapsız — sf. 1) Kitabı olmayan 2) Dört kutsal kitaptan (Kur an, İncil, Zebur, Tevrat) hiçbirine inanmayan, dinsiz 3) argo Zalim, insafsız Birleşik Sözler hesapsız kitapsız …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • mikyassız — sf. 1) Ölçeği veya ölçüsü olmayan 2) mec. Hadsiz hesapsız, hesaba kitaba sığmayan Küçük kabahatlilerin cezası ise nispetsiz, mikyassız idi. Ö. Seyfettin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”