- hiddetli
- sf.
Kızgın, öfkeli
Nihayet kocası onun hiddetli olduğunu hissetti.
- Y. K. Karaosmanoğlu
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Nihayet kocası onun hiddetli olduğunu hissetti.
- Y. K. KaraosmanoğluÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
BİRŞAM — Hiddetli nazar, kızgın bakı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ITRÎS — Hiddetli, cebbar kimse. * Kuvvetli, dayanıklı deve … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜZMETİH — Hiddetli, kızgın. Gadaplı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TIHL — Hiddetli adam. * Dalağı büyük adam … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
çemkürmek — hiddetli ve durmadan bağırmak, söylemek … Beypazari ağzindan sözcükler
ters yüzü — zf. Ters yüz Satılmış ın hiddetli hiddetli çıkışması üzerine dilini yutup ters yüzü mutfağına döndü. E. E. Talu Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller ters yüzü geri dönmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
dilini yutmak — sevinç, korku, heyecan vb. sebeplerle konuşamaz olmak Satılmışın hiddetli hiddetli çıkışması üzerine dilini yutup ters yüzüne mutfağına döndü. E. E. Talu … Çağatay Osmanlı Sözlük
çıkıntı — is. 1) Bir yüzeyde ileri doğru çıkan bölüm Gırtlağının çıkıntısı, hiddetli bir adamın yumruğu gibi titriyordu. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Bir metni düzeltmek veya ona bir şey eklemek için satır dışına yazılan yazı, çıkma 3) argo Kambur Birleşik… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dam — 1. is., Fr. dame 1) Dansta kavalyenin eşi Erkeklerin kimi damlarının elinden, kimi kolundan, kimi de hafifçe omzundan tutmuş, geliyorlardı. Ç. Altan 2) İskambil kâğıtlarında kız 2. is. 1) Yapıları dış etkilerden korumak amacıyla üzerlerine… … Çağatay Osmanlı Sözlük
gazaplı — sf. Öfkeli, kızgın, hiddetli … Çağatay Osmanlı Sözlük