- hükümdarlık
- is., -ğı
1) Hükümdar olma durumu2) Hükümdarla yönetilen ülke
Kendiliğinden bir hükümdarlık kurmuştu.
- R. H. Karay
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
hükümdarlık
Look at other dictionaries:
taht — is., Far. taḫt 1) Hükümdarların oturduğu büyük, süslü koltuk Mozaikten tapınaklar yapar, tunçtan kaleler, fil dişinden tahtlar kurarmışsın. R. H. Karay 2) mec. Hükümdarlık makamı, hükümdarlık Birleşik Sözler tahterevalli payitaht Atasözü, Deyim… … Çağatay Osmanlı Sözlük
cülus — is., esk., Ar. culūs Hükümdarlık tahtına çıkma, tahta oturma … Çağatay Osmanlı Sözlük
padişahlık — is., ğı 1) Padişah olma durumu, hükümdarlık, sultanlık 2) Padişahın görevi 3) Padişahın yönetimi 4) Padişahın saltanat dönemi 5) Padişah tarafından yönetilen ülke … Çağatay Osmanlı Sözlük
taç — 1. is., cı, Ar. tāc 1) Soyluluk, iktidar, güç veya hükümdarlık sembolü olarak başa giyilen, değerli taşlarla süslü başlık Tahtlar, taçlar artık tarihe karıştı. 2) Gelinlerin başlarına takılan süs 3) Genellikle göz düzeyinden yüksek mobilyaların… … Çağatay Osmanlı Sözlük
saltanat sürmek — 1) hükümdarlık etmek 2) bolluk içinde yaşamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
cihangîrî — (F.) [ یﺮﻴﮕﻥﺎﻬﺝ ] büyük hükümdarlık, imparatorluk … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
hükümdârî — (A. F.) hükümdarlık … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
şehryârî — (F.) [ یرﺎیﺮﻬﺵ ] hükümdarlık, şahlık … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
DÂVERÎ — f. Hâkimlik, hükümdarlık. * Mahkeme ve dâvâ. * Kötü ile iyiyi birbirinden ayırt etme. * Kavga, mücadele … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HUDAVENDÎ — f. Hudavendilik, sâhiplik, hükümdarlık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
